Bu açıklamalar İsrail rejiminin Yemen limanlarına yönelik
saldırılarına yanıt olarak yapılmıştır. İsrail rejimi Yemen'e saldırmak için
bin kilometreden fazla bir mesafe kat etmek zorundadır ve bu amaçla sıklıkla
Boeing 707 yakıt ikmal uçaklarıyla birlikte F-15 ve F-35 savaş uçaklarını
kullanmaktadır.
Şimdi Yemenliler açıkça, vur kaç dönemi bitti diyorlar ve
bundan sonra, işgal altındaki topraklardan atılan füzelerin yanı sıra, bu savaş
uçaklarını havada kolayca tespit edip hedef alabiliyorlar.
Bu büyük bir iddiadır, öyle ki, bu iddianın da düşmanın
saldırıları gerçekleştirmede tereddüt etmesini sağlamak ve hesaplamalarını değiştirmeye
zorlamak için her zaman savaşta kullanılan yaygın ifadeler olduğunun
düşünülmesine sebep olacak kadar büyüktür.
Bu iddia, başarılı olursa, savaşın denklemlerini
değiştirebilir. İlginçtir ki, Mehdi el-Mişat’tan birkaç gün önce, ABD yayın
kuruluşu The National Interest, bazı bilgili Amerikan yetkililerinin
açıklamalarına değinerek, “ABD’nin F-35 gizli savaş uçağının tartışmasız
üstünlüğünü” sona erdirmek için gerekli teknolojiye yalnızca üç ülkenin sahip
olduğunu ve bu üç ülkenin Rusya, Çin ve... Yemen olduğunu duyurmuştu!
Hikâye, ABD’nin önde gelen gazetesi The New York Times’ın,
ABD ile Yemen arasındaki ani ateşkesin ve Harry Truman uçak gemisinin
Kızıldeniz'den kaçışının perde arkasını ifşa ederek, “Trump, Yemen
saldırılarının yol açtığı hasardan ve ayrıca F-35'lerinin düşürülmesinden
korktuğu için onlarla müzakerelere girdi” diye yazdığını bilince daha ilginç
bir hal alıyor.
Trump'a, bu ateşkesin ardından Yemenliler İsrail'e
saldırırsa tepkiniz ne olur diye sorulduğunda, cevabı da ilginçti. Trump, “Her
iki tarafla da görüşeceğim!” dedi.
2-Rakibi korkutmak için kullanılan dev gemilere ateş açmak,
pahalı ve modern Amerikan savaş uçaklarını denize indirmek ya da hatta bunu
yapabilecek gücü olsa bile buna cesaret etmek her ülkenin harcı değil. Çin ve
Rusya dev Amerikan gemilerine saldırabilir veya Amerika’nın F-35'lerini
düşürebilir ama bunu yapacak cesaretleri var mı? Yemenliler bunu yapacak
cesarete sahip olduklarını gösterdiler. Mehdi El-Mişat, İsrail’in F-35'lerini
düşürebilecek kapasiteye sahip olup olmadıklarını görmek için birkaç gün beklemelerini
söylüyor...!
3-Mayıs ayında Yemenlilerin Tel Aviv'i ve İsrail rejiminin
havaalanlarını ve hassas askeri merkezlerini hedef almadığı neredeyse tek bir
gün yoktu. İsrail rejiminin bu saldırıları durdurmak için Yemen'e tekrar
saldırması muhtemeldir. Mehdi El-Mişat’ın açıklamalarına göre İsrail rejiminin
bu olası saldırısı çok belirleyici olacak! Bekleyip görmeliyiz. Ancak İsrail
rejiminin F-35'lerinin olası düşürülmesi haberinin sansürlenip kimse tarafından
duyulmama ihtimali de akılda tutulmalıdır!
4-Yemenli uzmanlar şöyle diyor: ‘Bu ülkeyle savaşmak, birçok
nedenden ötürü, herhangi bir ülke, hatta en büyük askeri güçler için bile çok
zor bir görevdir. Bu zorluk, her şeyden önce Yemen halkının doğasından
kaynaklanmaktadır. Yemenliler özel bir halktır. Yemen toplumunu özel bir
şekilde araştırmış kişilerin hepsi de oybirliğiyle bu özelliği doğrulamaktadır.
Örneğin, onların bir sorun veya krizle karşılaştıklarında beklemedikleri ve
kendilerinin bir çözüm bulup işleri ilerlettikleri söylenir. ABD’nin dev
gemileri ve uçak gemileri için bir çözüm buldukları gibi, F-35'ler için de bir
çözüm bulduklarını söylüyorlar! Çözümlerinin etkinliğini bekleyip görmeliyiz.
Cesaret, Yemenlilerin herhangi bir düşman için onlara karşı savaşı zorlaştıran
bir diğer özelliğidir. ABD ve Siyonist rejimin her büyük saldırısından sonra,
bu saldırıların onları Filistinli kardeşlerinden ayırmayacağını defalarca
söylediler. Dünyanın en büyük askeri gücüne tokat atıp onları bölgeden kovma cesaretinde
bulunmaları az bir şey mi? Siyonist rejim ve ABD daha önce Yemen'e ciddi bir
şekilde müdahil olmadıkları için bu ülke ve halkı hakkında çok az bilgiye
sahipler. O Siyonist yazarın da ifade ettiği gibi: “İsrail, Lübnan'ı nokta
nokta biliyor çünkü bu ülke ile duvar duvara komşu ama Yemen hakkında neredeyse
hiçbir bilgimiz yok. Bu nedenle Husilerle savaşmak zor bir iş.” Yemenlilerin en
özel özelliklerinden biri, onlara özel ve eşsiz bir güç veren iman ve kalbi
inançtır. Bertrand Russell'ın da ifade ettiği gibi; “Kalbin inancının mutlak
güç olduğu ve diğer tüm güç biçimlerinin ondan kaynaklandığı kolaylıkla iddia
edilebilir... Toplumsal meselelerde asıl gücün inanç gücü olduğu
söylenebilir...”
5- Yukarıda da belirttiğimiz gibi, Mehdi El-Mişat’ın büyük
iddiası göz önüne alındığında önümüzdeki günler kritik günler olacaktır. Yemenliler
ultra gelişmiş ve stratejik F-35 savaş uçağını düşürmeyi başarırlarsa, büyük
ihtimalle ABD ve Siyonist rejim tarafından medyanın büyük bir psikolojik
operasyonuyla karşı karşıya kalacağız. Önce bu olayı önemsiz göstermeye
çalışacaklar. Örneğin, bu gelişmiş savaş uçağının düşürülmesine “teknik bir
hata neden oldu” diyecekler. Tıpkı üç Amerikan F 18'inin düşürülmesi gibi ve o
olayda da bu uçakların hassas Yemen füzeleriyle değil, USS Harry Truman'ın ani
dönüşüyle düştüğünü iddia ettikleri gibi. Ayrıca, Siyonist rejimin Yemen sivil
merkezlerine vahşi saldırılar düzenlemesi ve Gazze sakinlerinin daha da vahşice
öldürülmesi olasılığı da var. Siyonistler, işlerini ilerletmek için sivilleri
rehin almaya alışkındır. İsrail F-35'i düşürülürse olası bir diğer senaryo da “gizli
müzakerelere girmek” olacaktır. Siyonistlerin, Trump'ın Yemenlilerle yaptığı
gizli müzakereler gibi, ABD aracılığıyla Yemen'le gizli müzakerelere girmeleri
olasıdır; çünkü Siyonist rejim ve hatta ABD, itibarlarına böylesine büyük bir
darbe indirilmesine dayanamayacaklardır.
6- Yemen Yüksek Siyasi Konseyi başkanının Yemenlilerin güçlü
ve yeni savunması konusundaki ses tonu ve ifadesi o kadar ciddi ki önemli
haberlerin yolda olduğu söylenebilir. Bu durumda yapılacak en iyi şey beklemek
ve ne olacağını görmektir. Yemenlilerin vaadi yerine getirilirse, hem bu
savaşın kurallarının değişeceği hem de ABD ve Siyonist rejimin askeri
hesaplarının bozulacağı söylenebilir. Burada temel soru şu; “Siyonist rejim ve
ABD, F-35'i kaybetme riskini kabul etmeye istekli mi yoksa Yemen ile doğrudan
çatışmadan kaçınmayı mı tercih ediyorlar?”
Cafer Bulvari/Keyhan