Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barro, bir dizi görüşme yapmak için Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi’ni ziyaret etti. Barro’nun ziyareti, Fransa’nın Suriye sahasına yönelik adımlarıyla birlikte dikkat çekici bir zamana denk geldi. Erbil’deki temaslarında yetkililerle bir araya gelen Barro, aynı günlerde kentte bulunan PKK/PYD’nin Suriye’deki çatı örgütü SDG’nin elebaşları Mazlum Abdi ve İlham Ahmed ile de görüştü. Yerel kaynaklara göre buluşmada, Suriye'nin kuzeydoğusunda istikrarın sağlanması, siyasi geçiş sürecine dair Fransa’nın rolü ve bölgedeki “Kürt yapıların” Suriye devletiyle ilişkileri ele alındı.

PARİS ‘OYUNA GERİ DÖNÜYOR’

Fransız basını kısa süre önce, ABD askerlerinin Suriye'den çekilmesi durumunda Fransız güçlerinin devreye gireceğini yazmıştı. Fransız askerlerinin Fırat’ın doğusunda, PYD’nin kontrolündeki alanlarda konuşlandırılması planlanıyor. Halihazırda bölgede 100-200 civarında Fransız askeri bulunuyor. Takviyenin Irak’ın kuzeyine de uzanabileceği belirtilmişti. Fransa, askeri hamlesinin yanı sıra PYD-Şam hattında arabuluculuk faaliyeti de yürütüyor. Barro’nun PYD yöneticileriyle Erbil’de gerçekleştirdiği görüşme, Paris’in bölgede ABD sonrası pozisyon arayışı olarak yorumlanıyor. Paris’in 13 Şubat’ta düzenlediği Uluslararası Suriye Konferansı’nda Fransa Dışişleri Bakanı Barro, “ABD çekilirse Fransa devreye girmeye hazır” açıklamasında bulunmuş, Cumhurbaşkanı Macron ise PYD’nin Suriye Ordusu’na entegrasyonunu savunmuştu.

YOĞUN TRAFİK

Barro’nun Erbil temasları yalnızca PYD yöneticileriyle sınırlı kalmadı. Fransa Dışişleri Bakanı, eski Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani ile Selahaddin’de, mevcut Başkan Neçirvan Barzani ve Başbakan Mesrur Barzani ile Erbil’de ayrı ayrı görüşmeler yaptı. Görüşmelerde, Kuzey Irak’ın iç durumu, Bağdat ile ilişkiler ve Suriye’deki gelişmeler gündeme geldi.

Neçirvan Barzani, ortak basın toplantısında “Fransa ile ilişkilerimizin daha da güçlenmesini istiyoruz. Tarihi bağlarımız var” derken, Fransa Dışişleri Bakanı Barro da “Kürdistan halkıyla Fransız halkı arasında güçlü bağlar kuruldu. Bu dostluk sürecek.” ifadelerini kullandı. Mesud Barzani ile yapılan görüşmede ise Fransa ile Kuzey Irak arasındaki “dostluğun” altı çizildi. Barro, Barzani’yi Paris’te “Peşmerge güçlerinin DEAŞ’a karşı mücadelesi”yle ilgili anıtın törenine davet etti.

Görüşmede, Türkiye’deki silah bırakma süreci de gündeme gelirken, Barzani Kuzey Irak’ın süreci desteklemeye her zaman hazır olduğunu söyledi.

KONGRE AYRINTILARI BELLİ OLDU

Öte yandan ABD ve Fransa uzun süredir, PYD ile Barzani’ye yakın Suriye Kürt Ulusal Konseyi’ni (ENKS) masada uzlaştırmaya çalışıyor. Taraflar, Heyet Tahrir Şam (HTŞ) liderliğindeki Suriye Geçiş Hükûmeti ile müzakerelere anlaşarak gitmek istiyor. Bu çerçevede “Kürt Birlik Konferansı” 26 Nisan’da düzenlenecek. Erbil’deki görüşmelerde Barro’nun ajandasında bu konferansın da olduğu satır arası notlara yansıdı. Bu kapsamda Mazlum Abdi ile Neçirvan Barzani Erbil’de görüşme yaptı. Barzani Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, konferansın Suriye’deki Kürt siyasi yapılar arasında birliğin sağlanması açısından önem taşıdığı belirtildi.

ORTAK TALEP: ADEMİMERKEZİYETÇİLİK

ENKS Başkanlık Konseyi üyesi Süleyman Oso, kongreye 300’den fazla kişinin katılacağını ve katılımın yalnızca Suriye’nin kuzeydoğundaki sözde “özerk yönetim” bölgesindeki “Kürtlerle” sınırlı kalacağını söyledi. Oso, konferans sırasında Şam yönetimine sunulmak üzere ortak bir siyasi heyetin oluşturulacağını, bu heyetin ismi ve üyelerinin ise kongre sonrasında belirleneceğini açıkladı.

Oso, “Kürt Ulusal Konseyi, ademimerkeziyetçiliğin Suriye için en uygun çözüm olduğuna inanmaktadır ve kongre kararları temelinde benimsenecek olan da budur.” ifadelerini kullandı.

Fransa’dan Irak’a çağrı

Irak Başbakanı Muhammed Sudani ile Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot önceki gün Bağdat’ta görüştü. Barro görüşmede Irak’a, Suriye ve Lübnan’a yardım etmeleri çağrısında bulundu. Şarku’l Avsat’ın Iraklı bir hükûmet kaynağına dayandırdığı habere göre Barrot, bu yardımları “Fransa’nın önceliği” olarak niteledi. Barrot ayrıca, Bağdat’ın “Suriye’nin parçalanmasına karşı tutumunu” desteklediklerini belirtti/aydınlık