12 Mart'ta gerçekleşen bu toplantıya tepki olarak, İran
Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Barış ve Güvenlik Genel Müdürü Muhammed
Hasan-Nejad Pirkuhi, İngiltere, Fransa ve Almanya büyükelçilerini bakanlığa
davet etti. Toplantıya Fransa ve Almanya’nın büyükelçileri ile İngiltere’nin
maslahatgüzarı katıldı.
Görüşmede İranlı yetkili, bu üç ülkenin sorumsuz ve
kışkırtıcı tutumuna ilişkin İran’ın sert tepkisini ileterek şu noktaları
vurguladı:
- İran’ın barışçıl nükleer programı, Nükleer Silahların
Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması (NPT) ve koruma tedbirleri anlaşmasına
tamamen uygundur. İran’ın nükleer faaliyetleri, tek taraflı ve yasa dışı
yaptırımların kaldırılması karşılığında gönüllü güven artırıcı adımlar içeren
Kapsamlı Ortak Eylem Planı’na (KOEP – JCPOA) da aykırı değildir. KOEP’e göre,
diğer tarafların yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda İran’ın da
taahhütlerini kısmen veya tamamen askıya alma hakkı bulunmaktadır.
- BMGK’de İran’ın nükleer programına ilişkin kapalı bir
oturum düzenlenmesi, teknik ve hukuki açıdan gerekçesizdir. Bu adım, ABD’nin
tek taraflı ve gerilim yaratan politikalarının bir parçası olup kışkırtıcı bir
girişim olarak değerlendirilmektedir.
- Üç Avrupa ülkesinin, ABD’nin BMGK toplantısı talebine
boyun eğmesi, Washington’un 2018 yılında KOEP’ten tek taraflı ve yasa dışı
çekilerek 2231 sayılı BM Güvenlik Konseyi kararını açıkça ihlal etmesine
rağmen, onun yanında yer aldıklarını göstermektedir.
- Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) Yönetim
Kurulu toplantısının sadece birkaç gün önce düzenlenmiş ve ülkelerin İran’ın
nükleer programı hakkındaki görüşlerini belirtmiş olması göz önüne alındığında,
BMGK’de ayrı bir toplantı yapılması teknik misyonun itibarını zedeleyen zararlı
bir müdahale olarak görülmektedir. Bu adım, İran ve UAEA arasındaki olağan iş
birliği sürecine zarar verebilir.
Toplantıda, üç Avrupa ülkesinin temsilcileri, İran’ın
tepkisini kendi başkentlerine ileteceklerini ifade etti.