İmam Hüseyin (as) Kıyamı Yeniden Tefsir Edilmelidir

GİRİŞ: 05.07.2025 14:05      GÜNCELLEME: 05.07.2025 14:05
Rasthaber -  Neden Ehlibeyt (as) özellikle de İmam Hüseyini (as) tanımamız gerekiyor? Sorusu hep sorulmaktadır.
Muharrem ve Sefer ayı İmam Hüseyin’I (as) tanıma ayıdır. SAKALEYN hadisi bizlere bu emri vermektedir.

Sakaleyn hadisinde belirtilen iki değerli emanetten biri Ehlibeyttir.

Ehlibeyt (as) Kur’an ve sünnetten sonra dinin kaynağıdır. Dini maarifi Peygamberden sonra öğreneceğimiz merci Ehlibeyttir (as ).

Masumlar canlı, konuşan, yaşayan ilahi hüccetler oldukları için Kur’an gibi tanınmaları gerekir. Çünkü Kur’an ilahi mesajın yazılı halidir ve Ehlibeyt (as) bu İlahi mesajın nasıl pratize edileceğini hayatlarıyla gösteren ilahi hüccetlerdir.

İlahi mesajın hem mektup/yazılı hali, hem de pratize ediliş şekli insanlara ulaștığı için amel etmek için hüccet tamam olmuştur.

Bundan dolayı ilahi mesajın yazılı/mektup halini öğrenmek için Kur’an‘ı tanımak farz olduğu gibi ilahi mesajın pratize edilmesini öğrenmek için de masum imamları tanımakta zaruridir.

Ehlibeyti yeniden tefsir etmek, yeniden tanımak gerekmektedir

Kur’an evrensel bir kitap olduğu için her zaman ve coğrafyada geçerlidir. Hiçbir toplum ve millet ondan mustağnı değildir. Her insan ona muhtaçtır. Hiçbir toplum, millet ve insan benim Kur’an‘a ihtiyacım yoktur diyemez. Bundan dolayı müfessirler Kur’an'ı her zamanda o zamanın insanların ihtiyaçlarına göre yeni tefsirini yaparlar. Yani her asırda yeni bir tefsir yapılmaktadır. Zamanın ilerlemesi, insanların tekamüle ulaşması; ilmi, akli, felsefi gelişmeler doğrultusunda daha geniş tefsir ve yorumlar yapılmaktadır ki insanların hayatlarına yön verebilsin.

Ehlibeyt (as) de Kur‘an gibi belli bir zamana ve mekana munhasır değildir evrenseldir dolayısıyla her zamanın insanlarının seviyelerine göre tefsir edilmelidir. Yeni tefsirler, yeni anlizler, yeni yorumlar sunulmalıdır. Aksi takdirde Ehlibeyt'in (as) tefsiri, Kur‘an'ın tefsirinden ayrılmış olacaktır.

SAKALEYN hadisi bu gerçeği bize anlatıyor; madem kıyamete kadar beraberler olacaklar öyleyse aynı özelliklere sahip olmaları gerekir.

Bazıları Kur’an'ı alıp Ehlibeyti (as) terk ederek Ehlibeyt’e (as) zülm etmişlerdir, bazıları Ehlibeyti (as) alıp Kur’an'ı terk ederek Kur’an'a zülm etmişlerdir, bazıları da Kur’an ve Ehlibeyti (as) dengesiz, orantısız tefsir ederek birlikteliğine zarar vermiş ve gerekli faydayı sağlayamamışlardır.

İmam Hüseyin (as), Kerbela, Aşura, Muharrem/Sefer de her asırda olduğu gibi asrımızda yeni tefsir ve yorumu yapılmalıdır.

Her yıl İmam Hüseyin (as) ve Kerbela'daki Aşura kıyamı bir önceki yıla göre daha kamil beyan edilmelidir. Her yıl yeni tefsir ve yorumlar beyan edemeyen toplumlar ilerleyemez, tekamüle ulaşamaz.

Her yıl aynı şeyleri tekrarlamak İmam Hüseyini (as) tanımak veya anlamak için yeterli değildir, sadece yad etmektir.

Yeni tefsir ve yorum demek eskilerin yanlış olduğu manasına gelmez. Yeni tefsirden maksat şudur; dünya hızlı bir şekilde değişiyor; insanın hayatını etkileyen, yönveren ve değiştiren ilim, bilim ve kültür beşeri ideolojilerin kontrolünde bütün toplumları etkiliyor ve küreselleşiyor.

Bunan dolayı İmam Hüseyin (as) Kerbela ve Aşurası insanların hayatını etkilemesi, yönvermesi ve Hayatı Tayyibeyi sunması için zamana göre tefsir edilmesi gerekir. İmam Hüseyin (as) kıyamı hem kültürleşmeli hem de kürselleşmelidir.

Netice olarak şu noktayı belirtmek istiyoruz ki, müvahhidlerin hayat kitabı olan Kur’an nasıl zamana göre hep yeni tefsir edilmesi gerekiyorsa, Konuşan, canlı yaşayan Kur'an olan Ehlibeyt (as) de aynı şekilde yeni tefsir edilmesi gerekmektedir.

Vesselamu aleykum ve rahmetullahi ve berekatuh

Sabahattin Türkyılmaz

YORUMLAR

REKLAM