Bekayi, Temmuz 1987'de Irak Baas rejiminin kimyasal silah kullanma suçuna atıfta bulunarak"Saddam rejimi, ABD ve bazı Batılı ülkelerin desteğiyle İran halkına karşı büyük bir suç işledi ve Serdeşt'te çok sayıda yurttaşımız hayatını kaybetti."dedi.

Bekayı sözlerijin devamında şunları hatırlattı:

"Bugün, İranlıların Siyonist rejimin saldırılarına karşı on birinci ulusal günü ve İran'ın Natanz, Fordo ve İsfahan'daki barışçıl tesislerine yönelik Amerikan saldırganlığına karşı direnişinin ikinci günü.

Bugün, ülkemize karşı işlenen saldırılara karşı hepimiz nefret ve öfke doluyuz.

"İranlılar barışa ve uluslararası ilkelere bağlı kalarak kimliklerini ve onurlarını savunma konusunda hiçbir şekilde geri adım atmayacaklardır"diyen Bekayi, "Siyonist rejimin İran'a yönelik saldırganlığının ABD'nin koordinasyonu ve desteğiyle gerçekleştirildiği konusunda şu anda hiçbir şüphe yoktur" ifadesini kullandı.

Hürmüz Boğazı'nın kapatılması konusu

Bekayi, Hürmüz Boğazı'nın kapatılmasıyla ilgili olarak şunları söyledi: "Tüm odağımız, İran'ın toprak bütünlüğünü ve ulusal egemenliğini, ulusunu ve çıkarlarını tüm gücümüzle savunmaktır. Nasıl savunulacağı, hangi araçların kullanılacağı ve düşmanın bu tür suçları tekrarlamasını nasıl önleyeceği, yetkili İran makamlarının sorumluluğundadır. Hiyerarşilerine göre silahlı kuvvetlerimiz, İran ulusunu nasıl savunacağını çok iyi biliyor ve ve Hürmüz Boğazı kapatılması konusu İran silahlı kuvvetleri düzeyinde gözden geçiriliyor."

"Arap ve İslam ülkeleriyle çok iyi ilişkilerimiz var"

Komşu ülkelerin artan gerginlik konusundaki endişelerine ilişkin bir soruya yanıt olarak Dışişleri Bakanlığı sözcüsü şunları ekledi:

"Arap ve İslam ülkeleriyle çok iyi ilişkilerimiz var. İyi komşuluk politikasına bağlı bir ülke olarak İran, tüm İslam ülkeleriyle artan ilişkilere sahip oldu ve bunun sonucu olarak İslam İşbirliği Teşkilatı ülkelerinin bakanları toplantısında rejimin İran'a yönelik saldırısını açıkça kınayan net bir açıklama yapıldı."

Irakçi'nin Cenevre gezisi

Dışişleri Bakanı Seyyid Abbas Irakçi'nin Cenevre gezisine atıfta bulunan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü şöyle devam etti:

"Sayun Erakci'nin son planlanan gezisi Rusya'ya olacak ve ardından ülkeye geri dönecek kendisinin Cenevre gezisi, Avrupa ülkelerinden sorumlu bir eylem talep etmeyi amaçlıyordu. Bu gezi sırasında, JCPOA üyesi olan Avrupa ülkelerinin ve Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri olan Fransa ve İngiltere'nin, bu açık yasa ihlalini önlemek için harekete geçmekle yükümlü olduğu vurgulandı. Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması'nın ötesinde bir şey talep etmedik. Irakçi, İnsan Hakları Konseyi toplantısına katıldı ve bu fırsat, İran halkının baskı ve otoritesinin sesini çeşitli ülkelere iletmek için kullanıldı. İnsan Hakları Konseyi görev ve yükümlülüklerine uymak istiyorsa, Siyonist rejimin eylemlerini açıkça kınamalıdır çünkü insan hakları ihlalleri yaşanıyor."

Müzakere meselesi

Dışişleri Bakanı'nın saldırı sırasında müzakerelerin yapılmayacağı yönündeki açıklaması ve İran'ın müzakere stratejisi hakkında Bekayi: "Şu an odak noktamız İran halkımızı savunmaktır. Başka hiçbir meselenin bizi savunmamızdan uzaklaştırmasına izin vermeyeceğiz. Odak noktamız, ABD'nin desteğiyle haksız bir savaş başlatan düşmanı püskürtmektir." şeklinde konuştu/mehr