ABD'nin Müzakere Tutumu: Bir Sinyal ve İki İhtimal

GİRİŞ: 26.04.2025 08:58      GÜNCELLEME: 26.04.2025 08:58
Rasthaber -  İran Dışişleri Bakanı Abbas Irakçi ve diğer üst düzey yetkililer, nükleer müzakerelerde İran'a sıfır uranyum zenginleştirme önerisinin kırmızı çizgi olarak değerlendirileceğini defalarca vurgulamışlardır. Bu kural Maskat’taki dolaylı müzakerelerinin temelini oluşturur ve değiştirilemez.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, yaptığı son açıklamada İran'ın uranyum zenginleştirme hakkını reddederken, "İran barışçıl bir nükleer program izliyorsa, zenginleştirilmiş uranyum satın alabilir ve ithal edebilir" iddiasında bulundu.  ABD'li bakan ayrıca "İran'ın uranyum zenginleştirme hakkı olmayacak." dedi.

Rubio'nun açıklamaları, ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ve ABD'li müzakere heyetinin Maskat ve Roma'daki dolaylı görüşmelerdeki tutumlarıyla çelişiyor. ABD'li başmüzakereci Witkoff, Washington'un İran'ın zenginleştirme hakkını tanıdığını, ancak müzakerelerin kapsamını nükleer konu ile sınırlı tutacağını ileri sürdü. Bu temelde müzakerelerin çerçevesinin çizildiğine tanık olduk. Böyle bir durumda Beyaz Saray'ın çelişkili sinyaller göndermesinde iki ihtimal var:

Birinci ihtimal, İran'ın uranyum zenginleştirme hakkına sahip olup olmadığı konusunda Amerikalı yetkililer arasında bir anlaşmazlık var ve iletilen çelişkili mesajlar bunun bir yansımasıdır. İkinci ihtimal ise, Beyaz Saray ve ABD Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin, dolaylı müzakerelerin yürütüldüğü hassas bir dönemde, nükleer meselesi dışı metin düzenlemek ve ülkemizde kamuoyu üzerinde baskı kurmak amacıyla çeşitli mesajlar vermek istemeleridir.

Her iki ihtimalin ortak noktası ise, ABD'nin İran'a yönelik karmaşık bir politika izlemesi ve İran’ın Maskat ve Roma’daki görüşmelerde yaptığı onurlu yaklaşım karşısında ABD’li yetkililerin duydukları çaresizliktir.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Irakçi ve diğer üst düzey yetkililer, nükleer müzakerelerde İran'a sıfır uranyum zenginleştirme önerisinin kırmızı çizgi olarak değerlendirileceğini defalarca vurgulamışlardır. Bu kural Maskat’taki dolaylı müzakerelerinin temelini oluşturur ve değiştirilemez. Başka bir deyişle, İran, anlaşmaya varmak için ülke içinde uranyum zenginleşme hakkı olan doğal ve meşru haklarından asla vazgeçmeyecektir.

Bu süreçte önemli olan, İran nükleer müzakere ekibinim masada diğer tarafın gerçek tutumuna odaklanması ve diğer tarafın ABD’lilerin oyununa girmekten kaçınması gerek. Nükleer müzakere ekibimizin dolaylı görüşmelerdeki genel talimatları açıktır: Onur, güvence ve doğrulama unsurlarının güçlü bir şekilde yer aldığı bir anlaşmaya varılması.

Böyle bir durumda, ABD tarafının İran’daki uranyum zenginleştirmenin yüzde sıfır olması konusundaki ısrarı, müzakerelerin tamamen durdurulması anlamına gelecektir. Bunun da elbette Trump ve Netanyahu'nun hayal edebileceğinden çok daha ciddi sonuçları doğuracaktır/tesnim

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM