Lübnan Hizbullah’ı Genel Sekreteri Şeyh Naim Kasım, savunma
stratejisi ve son gelişmelere ilişkin yaptığı konuşmada şu açıklamalarda
bulundu:
“Direniş bir tepkidir; bu, Lübnan devleti halkını
koruyamadığında ortaya çıkan bir durumdur.”
Direnişin Lübnan’da işgale karşı bir tepki olduğunu belirten
Şeyh Naim Kasım, “İşgalci, toprakları ele geçirip dayatma ve yayılmacı
girişimlerle yeni koşullar empoze etmeye çalışıyor” dedi.
Hizbullah’ın direnişe iki temel nedenle inandığını
vurgulayan Şeyh Naim Kasım, “Birincisi, işgal altındaki toprakların
özgürleştirilmesi gerektiğine olan inanç, ikincisi ise ulusal bir yaklaşımla,
topraklarımızın işgal altında olduğu gerçeğidir” ifadelerini kullandı.
İsrail’in sadece işgal altındaki Filistin’le yetinmediğini
belirten Hizbullah lideri, “İsrail yayılmacıdır ve Lübnan’ı da ele geçirmek
istemektedir” dedi.
“Direnişin Lübnan’daki özelliği, büyük, kapsamlı ve etkili
kazanımlarla başlamış olmasıdır. Eğer direniş olmasaydı, işgalci güçler ülkeden
çıkmazdı” diyen Şeyh Naim Kasım, direnişin 40 yıl boyunca önemli ve etkili
başarılar elde ettiğini söyledi.
Hizbullah lideri “Direniş, İsrail’i güney sınırlarımızda
durdurmayı başardı, hedeflerine ulaşmasını engelledi ve gençlerimiz efsanevi
bir direniş sergiledi. Büyük fedakarlıklar verdik ama İsrail’in hedeflerine
ulaşmasını engelledik” şeklinde konuştu.
Hizbullah yetkilisi, “Direnişe, çok bedel ödediniz ya da çok
şehit verdiniz denilmez. Asıl soru, nasıl oldu da direniş, İsrail, ABD ve tüm
dünyadan gelen bu büyük saldırıyı durdurmayı başardı ve onları güney
sınırlarında durdurdu?” açıklamasını yaptı.
Lübnan Hizbullah’ı Genel Sekreteri yaptığı açıklamada,
Gazze’deki ateşkes anlaşmasının tamamen direnişin kararlılığı sayesinde
gerçekleştiğini vurguladı.
Şeyh Naim Kasım, “Eğer bu direniş olmasaydı, hiçbir anlaşma
sağlanmazdı ve İsrail saldırılarına devam ederdi” dedi.
Hizbullah lideri “Bugün tüm dünya biliyor ki Hizbullah ve
Lübnan devleti anlaşmaya sadık kalmıştır, ancak İsrail taahhütlerine
uymamıştır” ifadelerini kullandı.
Kasım Naim, açıklamasında, “Hizbullah anlaşmaya bağlı kaldı
ve Lübnan devleti de tüm dünyaya karşı durarak bunu ispat edebilir” diyen
yetkili, İsrail’in direnişi silahsızlandırma söyleminin asıl amacının, Lübnan’ı
zayıflatmak ve işgal etmek olduğuna dikkat çekti.
“Kim direnişi zayıf sanıyorsa, büyük bir yanılgı içindedir”
diyen Hizbullah lideri, İsrail’in hedeflerine ulaşamayacağını da vurguladı:
“Direniş sürdüğü sürece, yanında Lübnan halkı, ulusal ordu
ve Hizbullah’ın destekçileri var oldukça, İsrail planlarını
gerçekleştiremeyecektir.”
Diplomasiye şans verdiklerini ancak bu fırsatın sonsuz
olmadığını belirten Hizbullah lideri “Bizim başka seçeneklerimiz de var ve
hiçbir şeyden korkmuyoruz. Eğer bu tutumunuzu sürdürürseniz, zamanı geldiğinde
kararımızı göreceksiniz” ifadelerini kullandı.
Lübnan Hizbullahı Genel Sekreteri, Hizbullah’ın
silahsızlandırılması yönündeki çağrılara sert tepki göstererek, “Hiçbir şart
altında Hizbullah’ın silahsızlandırılmasına izin vermeyeceğiz. Bu düşünceye
sahip olanlar, bu fikri kafalarından çıkarmalıdır” dedi.
Genel Sekreter, “Lübnan ordusuyla hiçbir sorunumuz yok;
bizim tek sorunumuz İsrail’ledir” ifadelerini kullandı.
Açıklamasının devamında, “Direnişe saldıran ve silahlarımızı
almaya çalışan herkesle karşı karşıya geliriz. Kimseye bu oyunu oynamasını
tavsiye etmiyoruz” diyen Hizbullah lideri, “Onurlu bir halkı arkasına alan
biri, dünyadan korkmaz. Onurlu halkı olan biri dimdik durur, korkaklar ise kaçar”
şeklinde konuştu/mehr