Rasthaber - 1.“Ey Allah’ın Resulü…Benim ve Seni ziyarete gelen ve Senin
yanına defnedilen kızının selamını kabul et… Artık emanet sahibine ulaştı,
Zehra benim yanımdan ayrıldı ve Senin yanında huzura kavuştu…Onun gidişiyle gök
ve yer bana çirkin görünüyor ve kalbimin kederi asla dinmiyor… Fatıma’nın
gidişi kalbimi yormuş acımı sürekli hâle getirmiştir. Bizim topluluğumuz ne
kadar da çabuk belaya sürüklenmiştir… Şikayetimi Allah’a ileteceğim ve kızını
Sana emanet ediyorum. Zehra, Senden sonra Ona nasıl zulümler edildiğini kendisi
Sana anlatacaktır…Ona ne istersen sor, ne istersen söyle ki, kalbinin sırrını
sana açsın ve kan ağlayan kalbini ve içine attıklarını dile döksün…Ey Allah’ın
peygamberi, Kızın Zehra gizlice defnedildi, halbuki daha Senin vefatının
üzerinden kısa bir zaman geçmiş ve henüz adın dillerden düşmemişti… Ey Fatıma!
Eğer zalimlerin ele geçireceği korkusu olmasaydı hep mezarının başında kalırdım
ve bu büyük matem için gözyaşı döker ağlardım…”
Ali’ye ne oldu?!
Peygamber’in (s.a.a) kızının başına neler geldi?! ki o gece
İmam Ali (a.s) gam ve keder içinde Hz. Zehra’nın kabrinin başına oturup
Peygamber’le (s.a.a) bu şekilde dertleşti ve Peygamber’e (s.a.a) “Şikayetimi
Allah’a ileteceğim ve kızını Sana emanet ediyorum. Zehra Senden sonra ona nasıl
zulmedildiğini Sana anlatacaktır…” diye şikayette bulundu.
yazının devamı için linki tıklayınız
https://rasthaber.com/tr/haber/yazar-haberleri/ey-fatima-senin-gizli-kabrin-bir-yolun-nisanesidir-140028