Sky News kanalı, İsrail Göçmenlik Bakanlığı'nın açıklamasına
atıfta bulunarak, İşçi Partisi Milletvekilleri Yuan Yang ve Abtisam Mohamed'in
dün Londra'dan İsrail'e uçtuklarını ve "güvenlik güçlerinin faaliyetlerini
belgelemek ve İsrail karşıtı nefreti yaymak" planlarından şüphelenildiği
için ülkeye girişlerinin reddedildiklerini bildirdi.
Lammy, yaptığı açıklamada İsrail'in eylemlerinin "ters
etki yarattığını ve derinden endişe verici" olduğunu ifade etti.
İngiliz bakan, "İsrail hükümetindeki meslektaşlarıma,
İngiliz parlamenterlere böyle davranılmaması gerektiğini açıkça belirttim ve bu
gece her iki milletvekiliyle de desteğimizi sunmak için temas halindeyiz"
dedi.
Lammy, "İngiltere hükümetinin odağı, ateşkese geri
dönülmesi ve kan dökülmesini durdurmak, rehineleri serbest bırakmak ve
Gazze'deki çatışmayı sona erdirmek için müzakerelerin sağlanması olmaya devam
ediyor" diye ekledi.
İngiliz Milletvekili Abtisam Mohamed, parlamento heyetinin
bir üyesi olarak Londra'dan İsrail'e uçmuştu.
Sınır dışı edilen milletvekilleri: 'Şaşkına döndük'
Sınır dışı edilen milletvekilleri Yang ve Mohamed ise ortak
bir açıklama yaparak, karardan dolayı "şaşkına döndüklerini" ifade
etti.
Milletvekilleri, X'te, "İsrail yetkililerinin işgal
altındaki Batı Şeria'yı ziyaret etmek için yaptığımız seyahatte İngiliz
milletvekillerinin girişine izin vermemek için attığı benzeri görülmemiş adım
karşısında şaşkına döndük" diye yazdılar.
"Parlamento üyelerinin işgal altındaki Filistin
topraklarındaki durumu ilk elden görebilmeleri hayati önem taşıyor" diyen
ikili, şunları ekledi:
"Son aylarda İsrail-Filistin çatışması ve uluslararası
insancıl hukuka uymanın önemi konusunda parlamentoda konuşan onlarca
milletvekilinden ikisi biziz.
Parlamento üyeleri hedef alınma korkusu olmadan Avam
Kamarası'nda doğruyu söylemekte özgür hissetmeliler."
Geçtiğimiz yıl İsrail, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri
Antonio Guterres'i de "istenmeyen kişi" ilan ederek ülkeye girmesini
yasaklamıştı. Şubat ayında Avrupa Parlamentosu'ndan iki üyenin de ülkeye girişi
reddedilmişti.
Sağlık görevlilerinin öldürülmesi
İngiliz milletvekillerinin gözaltına alınmasından hemen
önce, İsrail geçen ay öldürülen 15 Filistinli sağlık görevlisinden birinin
telefon videosunun, İsrail'in Güney Gazze'de askerlerin kendilerine ateş açtığı
sırada kurbanların araçlarının acil durum sinyallerinin açık olmadığı yönündeki
iddialarını çürütmesinin ardından gelen tepkilerle karşı karşıya kalmıştı.
Geçtiğimiz ay Gazze'de hayatını kaybeden sağlık ekiplerinin
cenazesi, pazartesi günü Han Yunus'ta Filistin Kızılayı yardım kuruluşunun
logosuyla anıldı.
Görüntülerde Kızılay ve Filistin Sivil Savunma ekipleri,
daha önce ateş altında kalan bir ambulansa yardım etmek üzere yavaş bir şekilde
ilerliyor. Videoda, ekip aracının üstündeki logolar ve aracın yanıp sönen acil
durum ışıkları da net bir şekilde görülüyor.
Videoda, ekip araçları beş dakikadan uzun süren ve kısa
duraklamalarla devam eden bir ateş altına giriyor. Sekiz Kızılay personeli,
altı Sivil Savunma çalışanı ve bir BM personeli 23 Mart'ta şafak vakti
gerçekleşen çatışmada öldürülmüştü.
İsrail ordusu daha önce yakındaki birliklere farları veya
acil durum sinyalleri olmadan "şüpheli bir şekilde ilerledikleri"
için araçlara ateş açtığını öne sürmüştü.
İsrail, Hamas ile kısa süreli ateşkesi sona erdirdiğinden beri, İsrail Gazze'de toprak ele geçirmeye çalışıyor. Gazze Sağlık Bakanlığı'na göre İsrail, bu süreçte bölgede 1309 kişiyi öldürdü.